KATEGORİLERİM

11 Şubat 2013 Pazartesi

Meyve Salatası..


Meyvenin farklı bir sunum şekli kuzenim Sevgi tarafından hazırlandı ..
Hazır jöleleri kivi, çilek ve muzlu olarak minik buz kalıplarına döküyor, donduktan sonra 
büyük bir kase içine küp küp jöleler, dilinlenmiş meyveler karıştırılıp kuplara dolduruluyor, üzerine de hindistan cevizi, ben çikolata soslusunu çok seviyorum, 
Afiyet olsun ..

6 Şubat 2013 Çarşamba

Saçarası Tarifi ..

İyi akşamlar herkese bloğumu ziyaret eden ve saçarası tarifini isteyen Nisa Hanım için karıştırdım defterleri, buldum tarifini   :)


Malzemeler:
1 yumurta
1 fincan sıvıyağ
1 fincan yoğurt
1 su bardağı su
Aldığı kadar un
Nişasta (açarken kullanılacak)
Krema yada tereyağı (eritilmiş)
 şerbeti için:
3,5 su bardağı şeker
3 su bardağı su

Yapılışı: Hamurunu hazırladıktan sonra bezeler yapılır.Bezelerin çift sayıda olmasına dikkat edin. Hamur biraz dinlendirildikten sonra açmaya başlanır. Açarken bolca nişasta kullanılır ve açabildiğiniz kadar ince açılır. İlk yufka açılır ve üzerine bolca eritilmiş krema sürülür. Sonra üzerine ikinci yufka serilip aynen krema sürülür ve yufkayı sarmadan minik pililer oluşturulacak şekilde ortaya kadar büzülür, diğer tarafta aynı şekilde ortaya kadar büzülür ve tepsiye dizilir, alt ve üst çok güzel kızartılmalıdır.
Fırından çıkan saçarasını soğuttuktan sonra soğuk şerbetle buluşturulur.
Çıtır çıtır mis kaymak kokulu harika bir tatlı,
Afiyet olsun...

5 Şubat 2013 Salı

Ne zormuş ev taşımak..


Taşınalım, yok yok vazgeçelim derken biz taşınıyoruz.
Ne kadar da zormuş taşınma işi, 20 yıl önce bu evimize taşındığımızda küçüktüm çok hatırlamıyorum işin telaşlı ve yorucu kısmını..
Taşınma öncesi psikolojik olarak da çok iyi durumda değilim aslında. Çok fazla gel-git yaşıyorum, sessizce ağlıyorum. 20 yılımı, çocukluğumu, gençliğimi geçirdiğim evimi, mahallemi, anılarımı bırakıp gitmek bana zor geliyor. Kendi kendime iyi ki gidiyoruz, çünkü... ile başlayıp ama... ile biten cümlelerimle elimde olmadan kendimi sıkıyorum. Bedenen yorgun olmam gerekirken ben duygusal olarak da yoruluyorum.
Yaşadığım duygusal hassasiyet içerisinde beni rahatlatan tek şey ''atmak''eylemi.. Annemle beraber önce yıllardır bir köşede duran belki lazım olur diye beklettiğimiz şeyleri attık. Kıyamadığımız bir köşesinde ufacık çatlak olan bardak, tabak, vazo ne varsa attık. Giymediğimiz ama senelerdir bekleyen kıyafetlerimizi, ayakkabılarımızı attık. Gereksiz mobilyaları attık. (Attık derken ihtiyac sahibi olan kişilere göre gruplandırdık eşyaları, tek tek kolilere yerleştirdik )
Verilecekler ayrı ,yeni eve gidecekler ayrı ayrı paketlenirken, diğer taraftan yeni evin temizlik işleri, yeni eşya seçimi, o mu? olsun bu mu? olsun kararsız haller, sonra o kadar yoruluyor ki insan ne olursa olsun bir an önce alınsın bitsin istiyor ve öyle de oluyor, gezip dolaşmalarımız yanımıza kalıyor :)
Taşınmayı da psikolojik bir vaka haline getirdim ya yazık bana :)

Bunlarda ilginizi çekebilir..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...