İnsanları Ne Kadar Düşünürsen Düşün,
Onların Seni O Kadar Düşünmediklerini Öğrendim.
Her Ne Kadar O'nu Çok Düşünsen ve Gitmesini İstemesen de,
Her Ne Kadar O'nu Çok Düşünsen ve Gitmesini İstemesen de,
Yine Gidebileceğini Öğrendim.
Dilin Karşındaki Gözlere Söyleyemediğini,
Dilin Karşındaki Gözlere Söyleyemediğini,
Parmakların Kolaylıkla Yazabileceğini Öğrendim.
En Fazla Önemsediğim Kişilerin
En Fazla Önemsediğim Kişilerin
Benden Hep Uzaklaştıklarını Öğrendim.
Ve Kalbimi Asıl Acıtanın
Ve Kalbimi Asıl Acıtanın
Yine Kendim Olduğunu Öğrendim.
Kalbimizi asıl acıtan biz miymişiz? Hmm...ya diğer şahısların hiç mi suçu yokmuş?:)))ama duruma göre değişir sanırım...ben buna naçizane bir şey ekleyebilir miyim? Dürüst, dobra davrandıkça dürüst ve dobra olmayanların bu huyumdan ders çıkarttıklarını ve karşımda zor duruma düşmemek için, dürüst olamasalar bile (bu sanırım zor geliyor kimilerine)en azından benden uzak durmaya (böylece tutamayacakları sözler söylemek zorunda kalmıyorlar) başladıklarını farkettim:) bu da iyi bir şey:)
YanıtlaSilsevgiler hobiciğim
Aslında haklısın Müjde abla, İnsanların davranışlarını aynı tutarlı tavır ve sabırla karşılarsak bir süre sonra, karşımızdaki insanında davranışlarında değişiklik gözlememiz mümkün,
YanıtlaSilİnsan kendini acıta acıta ne çok şey öğreniyor değil mi hobicim..acı çekmeden öğrenemezmiydik, hayır öğrenemezdik, yıllar sonra tüm bu acılara bir isim veriliyor tecrübe diye..
YanıtlaSilböyle büyüyoruz hobicim..zor olsada hayat yinede tatlı geliyor maalesef..
canım güzel arkadaşım, yüreğine sağlık..
Kesinlikle haklısın Gülçin, acıta acıta öğretiyor hayat ve bu acılarla olgunlaşıyoruz sanırım ve devam ediyor, hayat herşeye rağmen,
Sil